
Oyun Ders Formatı İle Yabancı Dil Eğitimi
Yabancı dil öğrenmenin, zihinsel gelişime katkısından, farklı ülke ve kültürlerin kapılarını aralamaya, öz güven kazanımından, iş hayatında istihdam olanaklarını artırmaya varıncaya değin sayısız faydası, bugün herkes tarafından kabul edilmektedir.
Bilimsel çalışma ve araştırmalar, biçimsel (formel) eğitim kapsamında yabancı dil öğretimi için en ideal yaşların, 10-11 arası olduğunu ortaya koymaktadır. Bununla birlikte, bugün hem eğitim hem dil uzmanları, okul öncesi dönemde başlayacak yabancı dil eğitiminin, daha kalıcı bir öğrenme sağladığına da dikkat çekmektedir.
Okul öncesi dönem, çocukların yabancı dili bir bütünsellik içinde algıladığı ve sembollerle anlamlandırdığı dönemdir. Bu dönemde öğrenme, oyunlar ve eğlenceli aktivitelerden oluşan doğal bir ortamda gerçekleşmektedir. Zihin ve dil gelişiminin en hızlı gerçekleştiği erken çocukluk evresinde öğrenilen yabancı dil, kalıcı hafızaya kaydedilmektedir.
Oyun Ve Öğrenme Arasındaki İlişki
Benjamin Franklin’in, “Söyleneni unuturum, öğretileni hatırlarım, dahil olduğumda öğrenirim” sözü, oyun ve öğrenme arasındaki ilişkiyi en iyi ifade eden sözlerden biridir. Okul öncesi dönem de dahil olmak üzere, hayatın her evresinde en iyi öğrenme, yaşayarak, uygulayarak, yapılan hatalardan deneyim kazanarak, kısaca öğrenme sürecine dahil olarak gerçekleşmektedir.
Oyun, sadece vakit geçirmeye ve eğlenmeye yarayan bir aktivite olmanın çok ötesindedir. Çocuklar için oyun, kendilerini rahat ve özgür hissettikleri doğal bir öğrenme ortamıdır. Öğretmen için oyun ise, çocuğun dünyasına girerek, onunla iletişime geçebilmenin tek yoludur.
Günümüzde interaktif eğitimde kullanılan en etkili araç, biçimsel eğitimin ciddi yüzünü güleç hale getirerek, bilgiye erişimi cazip kılan oyunlardır. Özellikle erken çocukluk evresinde, bir amaca yönelik ve kurallar çerçevesinde oynanan oyunlar, çocuklara kalıcı bir öğrenme deneyimi kazandırmaktadır.
Yabancı Dil Öğretiminde Oyunun Rolü
3-6 yaş arası, öğrenmenin bir bütünsellik içinde gerçekleştiği ve yabancı dilin çocuk tarafından ana dil gibi algılandığı dönemdir. Çocuk oyunlar aracılığı ile duyarak, tekrarlayarak ve anlamlandırarak, farkına varmadan yabancı dili öğrenmeye başlar.
Yabancı dil eğitiminde oyunların kullanılması, çocukların o dili öğrenmek için içsel bir motivasyon edinmelerini sağlar. Çocuk, oyunlara katılabilmek, arkadaşları ve öğretmeni ile iletişime geçebilmek için, doğal bir şekilde yabancı dil öğrenme isteği geliştirir.
Öğrenme, bilgilerin pekiştirilmesi ile gerçekleşmektedir. Bu nedenle çocuklar, gündelik yaşam rutinleri içinde, yemek yerken, resim yaparken ya da uyumaya giderken, oyunlar aracılığı ile yabancı dili kullanmaya teşvik edilmelidir. Kelime öğreten renkli boyama kitapları ya da kartlar, telaffuz geliştiren şarkılar, ninniler, hem görsel hem işitsel hafızaya hitap eden sanal oyunlar, bu amaçla kullanılabilecek en etkili eğitim araçlarıdır.
Yabancı Dil Eğitiminde Kullanılacak Oyunların Özelliği
Modern eğitim sisteminin temelini, Howard Gardner tarafından ortaya konmuş olan çoklu zeka kuramı oluşturmaktır. Bu kuram gereğince, yabancı dil eğitiminde kullanılacak oyunların, farklı zeka türleri ve farklı öğrenme yeteneklerine hitap edebilir şekilde kurgulanması önemlidir.
Kulaktan kulağa kelime aktarma, kelimenin son harfi ile yeni kelime bulma türü oyunlar sözel zekaya hitap ederken, şarkılar ve danslar, müzik ve ritim zeka türüne, sayıların öğretildiği oyunlar ise matematiksel zeka türüne hitap edecektir.
Okul öncesi dönem, çocukların sürekli hareket halinde olduğu, belirli bir yerde uzun süre hareketsiz duramadığı dönemlerdir. Bu nedenle, oyunlarda çocukların aktif ve hareket halinde olmalarına fırsat verilmesi, hem oyunu hem de dili cazip hale getirecektir.
Yabancı Dil Öğretiminde Sanal Oyunlar
İnternet ve dijitalleşmenin en fazla katkı sunduğu alanlardan biri yabancı dil eğitimidir.
Dijital teknoloji alanındaki gelişmeler, bugün özellikle yabancı dil eğitim literatürüne iki yeni kavram kazandırmıştır. İngilizce, eğitim (Education) ve eğlence (Entertainmet ) kelimelerinden türetilen Edutainment kavramı, yabancı dil eğitimini eğlenceli bir hale getirmeyi ifade etmektedir. Bir diğer kavram olan Gamification ise, dili oyunlaştırarak öğretme prensibine dayanmaktadır.
Eğlendirici ve öğretici özellikteki dijital oyunlar, bugün özellikle okul öncesi çocuklara yabancı dil öğretirken kullanılan en etkili eğitim araçlarındandır. Pedagojik anlamda eğitsel ve öğretici bir içeriğe sahip sanal oyunların, yabancı dil öğretimine katkısı yadsınamaz. Özellikle,hem görsel hem de işitsel hafızaya hitap ediyor olmaları, çocukların yeni kelimeler öğrenmelerini, telaffuzlarını geliştirmelerini ve problem çözme becerileri elde etmelerini kolaylaştırmaktadır.
Bugün hem öğretmenler hem de öğrenciler için ücretsiz erişim imkanı sağlayan pek çok yabancı dil eğitim platformu bulunmaktadır. Khan Academy Kids, British Council Learn English Kids ve Duolingo Kids bunlardan sadece birkaçıdır.
Son Birkaç Söz
Prof.Dr. Tahirhan Aydın, Dil Öğretimi ve Oyun –Çoklu Zeka Teorisi Işığında adlı çalışmasında, yabancı dil öğrenmenin uzun soluklu bir çaba gerektirdiğini ifade etmektedir. Bu bağlamda, okul öncesi dönemde oynayarak ve eğlenerek atılacak minik adımlar, ileriye yönelik büyük kazanımların temelini oluşturacaktır.